25 Kasım 2012 Pazar

Kadın


Evinde çocuk doğurmak, yemek pişirmek, temizlik yapmak ve kocasını mutlu etmek zorunda kalan; fabrikada ise ucuz emek olarak kullanılan kadınlara ithafen;

Günümüzde her 10 kadından 4’ü fiziksel şiddete uğramakta, her 4 kadından 1’i yaşadığı şiddet sonucu yaralanmaktadır. Kadınların % 15’i cinsel şiddete; her 10 kadından 1’i gebeliği sırasında fiziksel şiddete uğramaktadır. Yaşadıkları şiddeti kimseye anlatamayanların oranı % 48,5

Sadece istatistiklere bakıldığında bile durumun vahametini anlamak çok zor değil.
Kadına dönük suçları işleyenler arasındaki sıralamada ise 271 fail ile polisler ilk sırada yer alırken, ikinci sırada 95 fail ile asker ve 43 fail ile infaz koruma memurları yer alıyor.

Peki, tüm bu sayıların düzeltilebilmesi için, kadınların insanlığa yakışır şekilde yaşayabilmesi için neler yapılıyor?

Kadından açılan her cümlenin sonuna “ama”lar yerleştirilerek nereye varılmak isteniyor?

Aslında konu kadın olunca sadece fiziksel/cinsel şiddetten bahsetmek tabi ki mümkün olmuyor.

Türkiye’de sadece her 100 kadından 30’u işgücüne katılabiliyor, 25’i gelir getirici bir işte çalışabiliyor. Devlet Personel Başkanlığı’nın 2011 yılı verilerine göre kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen 100 personelin 37’si kadın. Bürokrasideki 100 üst düzey yöneticinin 13’ü kadın. Eşdeğer işlerde kadın ve erkek arasındaki ücret farkı ise %46 civarında! Sigortasız çalıştırma, mesai ücretinin sigorta primlerine yansıtılmaması ya da fazla mesai ücretinin verilmemesi, yıllık izin kullandırmama da yine kadınların mağdur olduğu konulardan sadece birkaçı.

Neden durup dururken bu istatistikleri verdim ki şimdi ben?

Bugün 25 Kasım yani bundan tam 48 yıl önce Dominik Cumhuriyetinde, diktatörlüğe karşı özgürlük mücadelesini yükselten Mirabel kız kardeşlerin, diktatörlüğün askerleri tarafından, tecavüz edildikten sonra vahşi şekilde katledildikleri günün yıl dönümü. 1981 yılında Latin Amerika Kadın Kurultayı’nda alınan bir kararla “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü” olarak kabul edilmiştir.

Bugün kadınlar, Türkiye’nin birçok il ve ilçesinde haklı taleplerini haykıracak!

Temennim şudur ki; biz kadınlar haklı mücadelemizde eril güç devleti alt etmeyi başarıp, her alanda ve her konuda insanlığa yakışır bir hayata kavuşabilelim. 

“Ama”sız cümlelerin öznesi olmak dileğiyle…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder